Enver abim buyurdular ki;
Biz defalarca, her yerde, her zaman, her şekilde, hep Mübareklerin üzerimizdeki hakkından bahsediyoruz. Eğer bu nimete teşekkür etmezsek, bu nimetin büyüklüğünü idrak etmezsek, bu kavuştuğumuz seadeti her zaman, her fırsatta dile getirmezsek, Allah korusun, bir gün bakarsınız ki, sabahleyin kalkmışız, dün, uğruna âşık olduğumuz zâta bugün düşman olmuşuz. Nitekim, cenab-ı Peygamber ‘aleyhissalatü vesselam’ buyuruyor ki; Allahümme ya mukallibel kulûb, sebbit kalbî alâ dînik. Ey kalpleri çeviren Rabbim, benim kalbimi senin muhabbetinde, büyüklerin muhabbetinde, dininin muhabbetinde sabit kıl. O kadar güzel bir dua ki… Kalp demek zaten dönek demektir. Kalp birden dönebilir, Allah korusun.
Arkadaş, yirmi – kırk sene sonra, hadi çocuklar da var, yetmiş sene sonra burada gördüklerimizin hiç birisi olmayacak. Yetmiş sene evvel de yoktu. Arkadaşlar, hepimiz ahirete gidiyoruz. Şu anda biz burada, aynı, trende oturur gibi oturuyoruz; ama tren gidiyor. Biz oturuyoruz; ama dünya dönüyor. Bu nefesler bittiği zaman, şu veya bu sebeple herkes ahiret yolcusu.
ali zeki osmanağaoğlu