Enver abim buyurdular ki;
Hocamızın hayatlarını (çok kısa olarak) hülâsâ etmek gerekirse, 3 cümle ile mümkündür: Okumak, okutmak ve tatbik etmek. Onları seven onların yolunda olmalıdır. Onların yolunda olmak, Ehl-i sünnet itikadını öğrenmek ve öğretmektir. Onlar, arının bin türlü çiçekten toplayıp bal yaptığı gibi, o kitapları hazırlayıp önümüze koydular. Bizim de okumamız ve okuduğumuzu birilerine anlatmamız yani bu büyüklerin kitablarını başkalarına da vermemiz lazımdır, ilim mutlaka yayılmalıdır. İlim olmazsa din olmaz. Eğer ecdadımız bizlere öğretmeselerdi, biz şimdi müslüman değildik. Onlar canlarını, mallarını, kanlarını, her şeylerini bizim müslüman olmamız için harcadılar. Her şeylerini feda ettiler. Eshab-ı kiram’dan hiçbiri kendi yatağında vefat etmemiş, ihtiyar ve genç, hepsi gurbet diyarında şehit düşmüşler. Osmanlılar at üstünde dünyanın her yerine Ehl-i sünnet itikadını yaydılar. Bizim için uğraştılar. Eğer biz bu hizmeti yapmazsak, bizden sonra gelecek olan nesil, bizden davacı olur. Çünki, üzerimizde büyüklerin çok hakkı var. Onlar canla, malla, kanla, bizim müslüman olmamız için her şeylerini feda ettiler, bizden de hiçbir şey beklemiyorlar. Bu din anlatmak dinidir. Ahirette hesap sorarlar; bu kadar sana emek verildi sen ne yaptın derler..
ali zeki osmanağaoğlu