Enver abim buyurdular ki;
Bu büyükleri tanıyan, seven, en büyük nimete kavuşmuş olur. Bu nimetin şükrü ve gereği olarak üzerimize düşen vazife çok kolaydır, o da; bu büyüklerin kitaplarını okuyup amel etmek, yaymak, insanlara ulaştırmaktır. Böylece onların da bu nimete kavuşmasına vesile olmaktır. Bu yolda hizmet etmek için elden geleni yapmalıdır. Hizmet eden, hizmetinin karşılığını hem bu dünyada hem de âhirette alır.
Ahir zamanda imanı korumak çok zordur. Bir anlık gaflet, sonsuz felakete sebep olur. Kurtuluş çaresi nedir? İmam-ı Rabbani hazretlerine; bunun çaresi nedir?” diye soruyorlar. Tek kelimeyle cevap veriyor: “Kim bu felaketten kurtulduysa, git onunla beraber ol”. Ne, okuduğun, ne, ettiğin seni kurtarmaz. Hiç kimse deryaları yüzerek geçemez. Mutlaka bir gemiye binmek zorundadır. O gemiye binmeyen, yolun başında kalır. Gemi selametle limana ulaşırsa yalnız kaptan değil, içindeki herkes kurtulur. Geminin içinde bulunmak lazımdır. Gemide ol yeter. İsterse geminin paspası ol.
ali zeki osmanağaoğlu