Enver abiler buyurdular ki;
Valide Cami’sini yapan Valide Sultan’ı öldükten sonra Cennette görmüşler. Köşkler içerisinde. Valide Sultan’a, Allahü teala hangi amelinle sana bu Cenneti nasip etti, demişler. Ne amelimle, ne ibadetimle bu nimetleri Allahü teala nasip etti. Benim asıl bu dereceye kavuşmam; bir şey söylemek oldu. O hareketim sebebiyle Allahü teala bu nimetleri nasip etti. Hayırdır inşallah, o ne, demişler. Anlatmaya başlamış; Bir gün faytonla bir hasta ziyaretine gidiyorduk, hava yağmurlu, yollarda su birikintisi var. Biz de temiz giyinmişiz. Yolda giderken bir kedi yavrusu gördüm. Suda çırpınıyor. Dadıya dedim ki; İn, kurtar şu kediyi. Dadı; Efendim, üstümüzü başımızı görüyorsunuz, hava da yağmurlu, derken, sen dur dedim, ben indim aşağıya. Aldım o kediyi, sevdim, okşadım, besledim, büyüttüm, hiç bırakmadım. Cenab-ı Hak’kın hoşuna gitti. Elbisemi, her şeyimi o yavrucak için feda ettim. O da Allahü teala’nın bir mâhlukudur. İşte cenab-ı Hak bundan çok razı oldu. Meğerse rızası orada gizliymiş.