Enver abiler buyurdular ki;
Uçaklarda olsun, gemilerde olsun, nasıl pusulasız bir yere gidilemezse, insanoğlu da kalp pusulası nereyi gösterirse, oraya gider. Yanlış istikamet verilirse, neticesi yanlış olur. Düzgün rota verilirse, eninde sonunda düzgün olan yere iner. Bütün mesele, bineceğimiz gemi ve uyacağımız kaptan önemlidir. Allah rahmet eylesin, bir gün Necip Fazıl Kısakürek, Efendi hazretlerine; Efendim, sizin vefatınızdan sonra benim halim ne olur? Ben tekrar eski halime dönerim. Buna bir çare var mı, diye sormuş. Efendi hazretleri de buyurmuşlar ki; Sen gemidesin, eğer ileride gemiden atılacaksan, seni baştan gemiye almazlar. Sen madem ki gemidesin, bundan sonra korkma. Belki birkaç kat aşağıya inebilirsin, yukarıya çıkabilirsin; ama gemiden dışarı çıkmazsın. Gemi büyük! Allaha şükür gemideyiz. Birinci kaptan belli. Yardımcı da fena değil yani. Mübareklerin gemisine bindik. Allahın izniyle Onların gittiği yere hep beraber gideriz. Efendi hazretleri Mübareklere öyle buyurmuşlar; Gemi sahile çıkarsa, yalnız kaptanı değil, gemide kim varsa kurtulur.