Muhammed Bâkî-billah “kuddise sirruh” hazretlerinin mektuplarından kırkbir tanesi,“Zübdet-ül-makâmât” kitabında ayrı bir bölüm olarak yazılmıştır. Mektublarından ba’zıları şunlardır:
82’nci Mektup’un devamı:
İşte Kur’ân-ı kerîmde buyuruldu ki: “Ben Hayy’im diriyim. Her şeye Kâdirîm. Dilediğimi yaparım. Herşeyi işitirim. Herşeyi görürüm. Herkese boynundaki şah damarından daha yakınım. Herşeye galibim, herkese hâkimim, Kahhâr ve Cebbârım. Bununla beraber herkesten merhametliyim. Bütün âlemi, insanları, cinleri, melekleri, yeri, göğü, taşı, toprağı, ağaçları, yerde ve göklerde olanları ben yarattım, ben yaptım ve yaratmaktayım. Var olan herşeyi var eden benim. Yok olanı da yok eden benim. Ama ateşin o şeye ulaşması bahâne kılınmıştır. Böylece herkes onu bilsin ve onun yaptığını görmesin. Biliniz ki, O birdir. Fiilinde, yaptıklarında ortağı, yardımcısı hiç yoktur. Herşeyi O yarattı.”
İşte Kur’ân-ı kerîmde buyuruldu ki: “Ben Hayy’im diriyim. Her şeye Kâdirîm. Dilediğimi yaparım. Herşeyi işitirim. Herşeyi görürüm. Herkese boynundaki şah damarından daha yakınım. Herşeye galibim, herkese hâkimim, Kahhâr ve Cebbârım. Bununla beraber herkesten merhametliyim. Bütün âlemi, insanları, cinleri, melekleri, yeri, göğü, taşı, toprağı, ağaçları, yerde ve göklerde olanları ben yarattım, ben yaptım ve yaratmaktayım. Var olan herşeyi var eden benim. Yok olanı da yok eden benim. Ama ateşin o şeye ulaşması bahâne kılınmıştır. Böylece herkes onu bilsin ve onun yaptığını görmesin. Biliniz ki, O birdir. Fiilinde, yaptıklarında ortağı, yardımcısı hiç yoktur. Herşeyi O yarattı.”
Yine O kitapta buyuruldu ki:“Bana kulluk ediniz, ibâdetten geri kalmayınız. Kulluk ve ibâdetlerin esâsı; namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hac yapmak ve kâfirlerle cihâd etmektir. Biri de, hak sahiblerinin haklarını gözetmenizdir. Ana-baba ve benzeri hak sahiplerinin haklarına riâyet etmektir. Hiç kimseye zulüm ve haksızlık etmeyiniz. Böyle bilgiler çoktur. Âlimlerden yavaş yavaş öğreniniz. Biliniz ki, Muhammed Mustafâ (sallallahü aleyhi ve sellem) insanların en sevimlisi ve en güzel ahlâklısı idi. Zâtı bütün zâtlardan temiz, kalbi bütün kalblerden nurludur. Evliyânın hepsi, onun yüce kapısının dilencileridir. Her insanda olan iyiliğin daha çoğu onda vardı. Allahü teâlâ O’nun mübârek kalbini kendi evi yapmıştı. Ne söylese Haktan söylerdi, ne bildirse, Haktan bildirirdi. Ne yaptıysa, Hakkın kudretiyle yapardı. Şimdi de öyledir, ileride de öyle olacaktır”
-devamı var-
İslâm Âlimleri Ansiklopedisi