Ca’fer-i Sâdık “kuddise sirruh” hazretleri buyurdu ki;
Ben babamdan, O da babasından, o da babasından rivâyet ederek Resûlullah’dan “sallallahü aleyhi ve sellem” bildirilen üç şeyi anlattı:
1) Allahü teâlâ’nın nimetine kavuşan ve bu nimetin devâmlı olmasını isteyen kimse, Allahü teâlâ’ya hamd ve şükrünü çoğaltsın! Zîrâ Allahü teâlâ Kur’ân-ı kerîm’de İbrâhîm sûresi yedinci âyetinde, (Nimetlerimin kıymetini bilir, emir ettiğim gibi kullanırsanız, onları arttırırım. Kıymetini bilmez, bunları beğenmezseniz, elinizden alır, şiddetli azâp ederim) buyurdu.
2) Bir kimse, rızkı azaldığı zamân, çok tövbe ve istiğfâr etsin! Zîrâ Allahü teâlâ Nuh sûresinde tövbe ve istiğfâr edenlerin, günâhlarını afv edeceğini ve rızklarını arttıracağını va’d ediyor.
3) Bir kimse sultândan veyâ herhangi şeyden bir sıkıntı görürse ve bir belâya duçar olursa, “Lâ havle velâ kuvvete illâ billahil-aliyyil-azîm” desin! Bunun üzerine Süfyân-ı Sevrî hazretleri, İmâm-ı Ca’fer’in elini tuttu ve Ona dedi ki: Hepsi, bu üçü müdür? İmâm-ı Ca’fer hazretleri buyurdu ki: Bunları iyi anla! Allahü teâlâ’ya yemîn ederek söylüyorum ki, bunları yaparsan, çok ihsânlara, iyiliklere kavuşursun.