Gıybet, insanın sevâblarının azalmasına, başkasının günâhlarının kendine verilmesine sebeb olur. Bunları, her zaman düşünmek, insanın gıybet etmesine mânî olur.
Gıybet ederken başkasından söz taşınırsa ayrı bir günâha daha girer. Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki:
“Söz taşıyan (nemmam) Cennete giremez.”
“Sizin en fenânız söz taşıyanlar, aranızı bozanlar ve insanları birbirine düşürenlerdir.”
Buna fitne çıkarmak denir. Büyük günâhdır.
Gıybet insanların aralarının açılmasına, dargınlıklara sebeb olur. Hadîs-i şerîfde buyuruldu ki:
(İki kimse birbirlerine dargın olarak ölürlerse, Cehennem yüzü görmeden Cennete giremezler. Cennete girerlerse bile birbirleriyle karşılaşamazlar.)
Gıybet etmenin keffâreti, üzülmek, tevbe etmek ve onunla helâlleşmekdir. Affetmezse, onu övmeli, sevdiğini bildirmeli, yalvarmalı, gönlünü almalıdır. Helâl etmezse hak yine onundur. Pişman olmadan helâlleşmek, riyâ olur, ayrı bir günâh olur. Ölüyü ve zîmmî olan kâfiri gıybet de harâmdır.