KILDAN ABÂ Hazret-i “Ebû Bekir“, girip islâm dînine, Cândan âşık olmuştu, Hüdânın Habîbine. Hem rızâları için, Allah ve Resûlü’nün, Tam “seksenbin altın”ı, sadaka verdi bir gün. O böyle dağıtınca,…
Dört Büyük Halife
YOK OLMAKTAN KURTULDUM Bir gün “Cibrîl-i emîn“, geldi Resûl katına. Ve oturdu mescidde, Peygamberin yanına. Hazret-i “Ebû Bekir“, girdi sonra içeri. O dahî selâm verip, oturdu diz üzeri. Üçü oturur…
HAZRET-İ CEBRÂİL’İN HOCASI Bir gün Resûl-i ekrem, mescid-i şerîfinde, Cibrîl’le konuşurdu, bir mevzû üzerinde. Eshâb dahî, mescide girdiğinde o günü, Gördüler Cebrâil’le, Allahın Resûlü’nü. O Resûl’ün yanında “Cebrâil”i görünce,…
EBÛ BEKR’İN ÎMÂNI Peygamber Efendimiz, bir hadîsinde yine, Şöyle buyurmuşlardır, sahâbe-i güzîne: (Kardeşim Ebû Bekr’in îmâniyle, eğer ki, Tartılmış olsa idi, diğer mü’minlerinki, Elbet ağır gelirdi, îmânı Ebû Bekr’in,…
ÜMİT KALMADI BENDE Hazret-i Ömer der ki: “Tebük”e gidilirken, Yardım talep eyledi, Resûl her sahâbîden. Şöyle buyurdular ki o zaman cümle halka: (Herkes, iktidârınca getirsin bir sadaka!) …
HAZRET-İ ÂİŞE’NİN GÖZYAŞLARI O Server geldi bir gün, evine Âişe’nin. Sordu ki: (Yiyecekten var mıdır hiçbir şeyin?) O, cevâben dedi ki: (Bu gece kaldığınız, Evde çıkarmadı mı bir…
UÇUN AŞK MEYDANINDA Peygamber Efendimiz, buyurdu ki bir defâ: (Kâinâtta hiçbir şey yaratılmadan daha, Yer ve gök, Arş ve Kürsî, hem Cennet ve Cehennem, Yaratılmamıştı ki, henüz ne Lehv, ne…
EBÛ BEKR VEKÎLİMDİR Hak teâlâ emriyle, Arasât meydanına, “Yâkut”tan bir taht konur, hem de tam ortasına. Sonra, bu taht üstüne, “Hazret-i Ebû Bekir”. Hak teâlâ emriyle, gelip oturuverir. Bu defâ,…
EY CİBRÎL, ÇABUK YETİŞ ! Cebrâil’e sordu ki, o Resûl-i müctebâ: (Ümmetimin hepsine suâl var mı acabâ?) Dedi ki: (Evet vardır, sırf “Ebû Bekir” hâriç. Ümmetinin içinde, suâl…
MAĞARADA CENNET SUYU Peygamber Efendimiz, “Sıddîk” ile böylece, Mağarada kaldılar, üç gündüz ve üç gece. Sıddîk harâretlenip arzûladı “Serin su”. Ve hemen arz edince, Resûl’e bu husûsu. …