Peygamber efendimize “sallallahu aleyhi ve sellem” Allahü teâlâ nasıldır diye sormuşlar. Cevâben buyurmuş ki, “Gözlerini kapat Allah de, hatırına ne geliyorsa, Allah O değildir.” “İnde zikrissâlihîn tenzîlürrahme.” Allahü teâlânın dostlarının…
Hayat Düsturlarımız
Allahü teâlânın sevgisine kavuşmağa çalışana salih denir. Kavuşmuş olana veli-evliya denir. Kavuşmuş ve kavuşturabilene Mürşid denir. Sohbetde istifade için edepli olmak şarttır. Şâh-ı Nakşibend hazretleri buyuruyor ki, hiçbir biedep vâsıl…
Bu mahlukatın vücuda gelmesine sebep, Allahü teâlânın muhabbet sıfatıdır. İmanın altı şartının geçerli olması için, alameti hubb-i fillah-buğdu fillahtır. Hoca mâhir ve müşfik olursa, talebe zekî ve çalışkan olursa, öğrenilmeyecek…
Bu büyüklere kavuşan, hatta sâdık talebelerine kavuşan kurtulur. Büyüklerin anıldığı yere ruhaniyetleri gelir, oraya nur yağar. Sohbette, o büyüklerden severek bahsedince muhakkak feyz gelir. Büyüklere olan sevgi, muhabbet devamlı olursa,…
Büyüklerin sohbeti, se’âdetlerin başıdır. İhlâs elde etmek, Allahü teâlânın dostlarından feyz almakla olur. Hayat hayaldir, hayal ile oyalanmamalıdır. Müslümânların ilim öğrenmesi lâzımdır. Huzûr-u ilahide toplanmak çok büyük ni’mettir. Huzûr-u ilâhi…
Hayat hayaldir, hayal ile oyalanmamalıdır. Müslümânların ilim öğrenmesi lâzımdır. Mâlâyâni ile uğraşana selam bile verilmez, boş durmakta mâlâyâni demektir. Şeytan insanın damarlarına girer, heryerine girer, yalnız kalbine giremez. Kalb, Allahü…
Büyüklerimiz, Peygamberlerin varisleridir. Ne mutlu onları tanıyanlara. Sevmek şöyle dursun, tanımak bile ne büyük ni’met. Hele tanıdıktan sonra sevdi mi, se’âdete kavuşur, feyz yolu açılır. Kalpten kalbe feyz gelmeğe başlar.…
Kalbin gıdası mârifettir. Görmek şart değil, sevmek şarttır. Allahü tealanın sevgili kullarının rızası Allahü telanın rızasıdır. Onların öfkesi, gadabı, Allahü tealanın gadabıdır. Evliyanın talebelerine olan şefkat ve merhameti, evladlarına olan…
Ehl-i sünnet yolunda olanları, Allahın dinine hizmet edenleri sevmek hubb-i fillahtır. Allahü teâlânın düşmanlarını sevmemek buğd-i fillahdır. Bu, sevmek ve sevmemektir. Dövüşmek ve münakaşa etmek değildir. Hem dostla, hem düşmanla,…
Allahın dinini, Allahın kullarına öğretmeğe giderken basılan yere, melekler kanatlarını serer. Mü’minin alameti güler yüzdür. Münafığın alameti çatık kaşlı olmaktır. Allahü teâlâ ihsan ettiği ni’meti göstermemizi sever. Birkaç müslümanın Allah…