Enver abim bir Ramazan-ı şerif günü buyurdular ki;
Siz hiç Enver Abi’yi ağlarken gördünüz mü ? Enver Abi hep gülüyor maşallah. Maşallah, hasta oluyor yine gülüyor, sıkıntısı oluyor yine gülüyor. Allah güldürsün. Allahü teala hadis-i kudsi’de buyuruyor ki: ‘Ey dünya, dinime hizmet edenlere yardımcı ol.’ Elhamdülillah, cenab-ı Hak o kadar çok yardım ediyor ki, işte siz varsınız ya. Bundan daha büyük yardım olur mu ? Cenab-ı Hak en sevdiği kullarını bize yardımcı vermiş. Hep beraber çalışalım, Rabbimiz’in rızasını kazanalım diye.
Allahü teala bir kuluna Cenneti vermek isterse, evvela ona Cennete götürecek vasıtayı verir. Vasıta nedir ? İşte hizmetler var, kitaplar var, camiiler var, sadaka var, oruç var, ramazan var, ramazan da cennete götürecek bir vasıta. Teravih var, güler yüz var, tatlı dil var; bunların hepsi güzel şeyler. Bir mektup gelmiş. Mektupta, Afrika’nın bir yerinden nasıl dua ediyor. Buyurdular ki, Efendim, ( bakın abiler dikkat edin ), bir kitapta okudum. Bir müslümanı sevindirene Allah celle celalühü bin sene namaz sevabı veriyor. Bin sene nafile hac sevabı veriyor, bir müslümanı sevindirene. Peki bunun aksi ne ? Aksi çok tehlikeli. Bir mü’minin kalbini kırana, yetmiş kere Kabe’yi yıkma günahı veriyor. Evet, çok sevabı var; ama aksi de çok tehlikeli. Bir müslümanı sevindirene Allah bin sene nafile sevabı veriyor. Bir mü’minin kalbini kırana da yetmiş kere Kabe’yi yıkma günahı veriyor. Hocamız öyle buyuruyorlar: ‘Bu asrın silahı, ne atom bombası, ne hidrojen bombası; güler yüz, tatlı dil. ‘Her kalbi fethedersiniz. Herkesi sevindirirsiniz ve o kadar da ecir ve ücret alırsınız. Bitti. Kızmak yok, münakaşa yok; güleryüz tatlı dil var. Hanımına karşı, çoluk çocuğuna karşı, amirlerine karşı, memurlarına karşı, ama içinden çok kızmak geliyor, aynaya bak kendine kız. Kendinden başka kızılacak var mı?
ali zeki osmanağaoğlu