Enver abim buyurdular ki;
Mübarekler, Müslümanı tarif ederken buyurdular ki; bakın kardeşim, Müslüman nasıldır, Müslüman kimdir? buyurdular. Aynen mübareklerin sözüyle söylüyorum. Müslüman kimdir? Yanına gideyim de bir şey istifade edeyim, diye hasreti çekilendir. Yanına koşulmak ihtiyacı duyulan kişidir. Yanına gideyim de ondan mutlaka bir şey istifade ederim. O mutlaka bana bir şey söyler, mutlaka bana duâ eder. İşte budur Müslüman, buyurdular. Yanına kolay yaklaşılan, ona koşulan ve ondan mutlaka bir şey istifade edilendir Müslüman. Yoksa; sen işine bak kardeşim, gideceksin adam bir de bağıracak, çağıracak, bir de kızacak, bir de laf söyleyecek, bir de hakaret edecek bize, şu yan taraftan geç bakalım denirse, bu tehlikelidir…
Ne hikmettir Ya Rabbi, ne hikmettir. Mübarekler buyurdular ki; ‘Rabbim zahir babamı aldı, hakiki baba verdi, Efendi Hazretleri’ni verdi.’ Bu fakirin de cenab-ı Hak zahir babasını aldı, hakiki babasını verdi. Hem de Hocamız’dan biraz daha avantajlı.
Mübarekler buyurdular ki; ‘cenab-ı Hakk’kın dininden bir kelime öğretmek veyahutta öğretilmesine sebep olmak, yüz ömre sevabına bedeldir.
ali zeki osmanağaoğlu