Enver abim buyurdular ki;
Mehmet Masum hazretleri buyuruyorlar ki, cenab-ı Hak şefaatine nail buyursun, amin; bir mübarek zat yıllarca Seyyid Abdülkadir-i Geylani hazretlerinin türbesine gitmiş, rabıta etmiş, tecessüm etmiş, feyz vermiş, feyz almış, en sonunda Gavs-ı Azam hazretleri ona demiş ki; vaktin boşuna geçiyor, eğer kurtulmak istiyorsan, doğru git Hindistan’a, orada Mehmet Masum hazretlerini gör, çünki, bu yolda feyz almak konuşmaya bağlıdır…
Enver abi çok ameliyatlar, hastalıklar geçirdi. Bir keresinde Amerika’da yoğun bakımda tedavi görüyordum. Her tarafım kordonlarla doluydu. Arada erkek hemşire geliyor, ilaçları içiriyordu. Önümde porselen bir taş var, onunla teyemmüm yapıyor, ondan sonra kıbleye dönüp, ima ile namazımı kılıyordum. Tam namazımın bittiği sırada içeriye hemşire girdi. Benim ibadet yaptığımı görünce, ayakta öylece beni bekledi. Ben selam verip namazı bitirince, bana da dua et dedi. Ya Rabbi, buna da hidayet nasip eyle dedim. Bundan daha mübarek bir dua yok ki!
ali zeki osmanağaoğlu