Enver abiler buyurdular ki;
Büyük bir zât talebelerini bir diken tarlasına getirmiş. Çoraplarını çıkarıp, dikenlerin üzerinden yürümeye başlamış. Talebelerine, haydi siz de yürüyün demiş. Bastıkları yerden, ayaklarından kan fışkırmış. Talebeleri zorlanınca, işte dünya budur. Dikenli yoldan gidenin, sonu aydınlıktır, demiş. Hayat hayaldir. İstirahat, musalla taşında olur.
Nasreddin Hoca, ya Rabbi, bu derdi benden alma diye dua ediyormuş. Niye böyle dua ediyorsun, demişler. Bu dert giderse, daha büyüğü gelir. Hiç olmazsa buna alıştım, demiş. Mü’minin başı dertten kurtulmaz. Biri giderse başka gelir. İllet, zillet, kıllet, eksik olmaz. Mü’minler dünyada karanlıktadır; ama ebedi aydınlığa gideceklerdir. Kâfirler dünyada aydınlıktadır, ahirette ebedi karanlığa gideceklerdir. İkisi bir olur mu?