Enver abiler buyurdular ki;
Ben bunu Hocamızdan duymuştum; İmam-ı Rabbani “kuddise sirruh” hazretleri Eshab-ı kiram’ı anlatırken buyuruyorlar ki; Allahü teala bir kulunu severse, o kulu için çok kullarını feda eder. O kulu için ama… Ne yaparlar, aleyhinde olurlar, söverler, küfrederler, dedikodu ederler, bir şeyler söylerler. Onun günahını alırlar. Hepsini yüklendikleri için de felakete giderler, helak olurlar.
Mübarekler buyurdular ki; şeytanın aldatması zayıftır. Allahü teala ona, müminin kalbine aynı konuda vesvese vermeyi, bir defa hak vermiştir. Aynı konuda ikinci kere gelemez. Bir defa gelir, vesvese verir; mümin de onu yapar ya da yapmaz, bir daha aynı şeyde ısrarcı olamaz, yetkisi yok. Başka konuda gelir. Ama efendim nefis öyle değil, buyurdular. Nefis, son nefesi verinceye kadar, seni kâfir yapmaya uğraşır. Günahkâr yapmak değil, amacı kâfir yapmak. Kâfir olduktan sonra, istersen sabaha kadar ağla, ne yaparsan yap. Çünki, yolu değiştirmişsin.