Enver abiler buyurdular ki;
Sohbetler var, evliyalar var, insanın nefsi ıslah olabilir. İnsanın nefsi mutmain olabilir, insanın nefsi müslüman olabilir. Nitekim olanlar evliya oluyorlar. Ama huy var huy. İnsanın yapısı, huy. Bu huy, ölünceye kadar bizimle beraberdir. Cenab-ı Peygamber “aleyhissalatü vesselam” buyuruyor ki, Biz küçük cihaddan döndük, büyük cihada gidiyoruz. Nedir o büyük cihad? Nefs ile mücahede. Halbuki Eshab-ı kiram dahil, hepsinin nefsleri mutmain olmuştu, hepsi müslüman olmuştu. Yani huy; onu değiştirmeye gidiyoruz. En zoru da o. Çünkü insanın genlerinde şu huy yazılı ise, şu huy yazılı ise, nasıl ıslah edeceksin? Her an patlamaya hazır bomba, reaktör. Radyasyon da çıkarır, Allah muhafaza etsin. Dolayısıyle, hiçbir mümin bu huyundan dolayı, bu yapısından dolayı son nefesinde çok emin olamaz. Peki çare? Aman arkadaşlar, yüzbin kere söyledim, tekrar söylerim. Bu huy, uyuz hastalığı gibi bulaşıcıdır. Bu bulaşıcı ya; kötülerle beraber olursan kötü huylu olursun, iyilerle beraber olursan iyi huylu olursun. Mümin eğer kurtulmak istiyorsa, evvela, bir; ben huysuzum diyecek. Kabul edecek bir defa. Ben iyi huyluyum dedikten sonra, git nereye gidersen. Ben berbat adamım de. Sonra ahlâken de iyi arkadaş seç. Güzel ahlâklı olsun, cömert olsun. Onunla beraber yaşamaya çalış. Olmazsa, evliya zatların kitaplarından okuyarak, onların ruhaniyetlerinden istifade et, ki huy bulaşıcıdır, sana da tesir eder.