Enver abiler buyurdular ki;
Ubeydullah-i Ahrar “kuddise sirruh” hazretleri, talebelerine sorar: Cuma günü duaların kabul edildiği anı yakalasanız ne isterdiniz? Kimisi, evlenmek isterim, kimisi ev isterim demişler. Biri sorumuş, peki üstad siz ne isterdiniz? Cevap vermiş: Dostlarla sohbet etmeği.
Diğer sohbetlerde toplantılarda, ne konuşulur? Gıybet dedikodu, onu bunu çekiştirme. Toplantıdan sonra, o şöyle söyledi, bu böyle söyledi, bu konuşulur. Buradan dağıldıktan sonra içinizden kim diyebilir ki, “işim de vardı. Bu gece vakti, Enver Ören diye biri bizi de boş yere meşgul etti.” Fizikte bir kaide var. Artılar artıları, eksiler eksileri iter. Artı eksi birbirini çeker. Ben hep eksiyim. Herkes artı olursa orada anlaşma olmaz. Birisi mutlaka eksi olması lazımdır. Ben eksiyim, haksızım deseniz ne olur? Haklı olduğu halde, ben haksızım diyene Peygamber efendimiz, “Allahü teala Cennette köşk vaad ediyor. Kefili benim!” buyuruyor, yetmez mi?
Diğer sohbetlerde toplantılarda, ne konuşulur? Gıybet dedikodu, onu bunu çekiştirme. Toplantıdan sonra, o şöyle söyledi, bu böyle söyledi, bu konuşulur. Buradan dağıldıktan sonra içinizden kim diyebilir ki, “işim de vardı. Bu gece vakti, Enver Ören diye biri bizi de boş yere meşgul etti.” Fizikte bir kaide var. Artılar artıları, eksiler eksileri iter. Artı eksi birbirini çeker. Ben hep eksiyim. Herkes artı olursa orada anlaşma olmaz. Birisi mutlaka eksi olması lazımdır. Ben eksiyim, haksızım deseniz ne olur? Haklı olduğu halde, ben haksızım diyene Peygamber efendimiz, “Allahü teala Cennette köşk vaad ediyor. Kefili benim!” buyuruyor, yetmez mi?