2010 senesi, şubat ayının 12’si …
Enver abimin huzurunda, güzelşehirdeki evlerinde, huzurpınarı ekibimizden bir arkadaşımızın nikahında,
Enver abim buyurdular ki;
-13-
Bir gün bir abi geldi, Amerika’ya gidecekmiş. Sakın namaz kıldığını saklama. Açık açık ben beş vakit namazımı kılarım ve hanımım da başörtülü de, dedim. Aynen söylemiş. Adamlar inanmamışlar ve bunu listeye yazıp Amerikaya göndermişler. Geçenlerde çocuğu olmuş, efendim ismini ne koyalım, dediler. Ma’sum olsun dedim.
Bir asker abinin doğuya tayini cıkmış. Bize geldi, namazını kıl. Hem de açık açık kıl, dedim. Oraya gitmiş, namazını kılmış. Askerleri de kaldırmış, hep birlikte cemaat olmuşlar. Köylü şaşırmış, bunlara bakıyormuş. Sonra köylü, acaba sabah namazına da kalkacaklar mı, demiş. Tabi askerleri ile beraber sabah namazına da kalkmış. Köylü, tamam, demiş. Ondan sonra, kuzular koyunlar peş peşe gelmiş. Yalnız kalan, nefsiyle kalır. Allah adamları ile beraber olan, Allahü teala ile beraber olur.
-devamı var-
ali zeki osmanağaoğlu