Enver Abiler buyurdular ki;
Mü’min mü’mini görse, şifa bulur. Büyük bir zat hasta olmuştu, şu anda hocamın sevdiği biri, hocamın kokusu olan biri gelse hemen sıhhatime kavuşurum, hastalığımdan hiçbirşey kalmaz buyurmuş. Çünki, bu büyüklerin kokusu nerede varsa, şifa oradadır.
Bir insan acaba ben Rabbimin indinde makbûlmüyüm, değilmiyim, ben dua alabiliyormuyum, diye kendisine sormalıdır. İnsan Ehl-i sünneti anlatan bir kitabı veremiyorsa, niye yaşar ki? Peygamber efendimiz “aleyhissalatü vesselam” buyuruyor ki; Bid’atler yayıldığı zaman, bir sünnetimi ihya edene, açığa çıkarana yüz şehid sevabı verilir. Verdiğimiz kitabda kaç tane sünnet, kaç tane vacip, kaç tane farz var… İman var. Bu fırsat kaçırılır mı.. O halde, ahirette hiç kimse kimseye kabahat bulamaz. Mevlana Hâlid-i Bağdadi hazretleri buyuruyorlar ki; Allahın dergahında ehil, nâ ehil beraberdir. Onun dergahında sen bizdensin, sen bizden değilsin diye bir ayırım yoktur.