Enver abiler buyurdular ki;
Abdülhakîm Efendi hazretlerinin “kuddise sirruh” hasırdan bir sandalyesi varmış. Bir akşam o sandalyede oturup cemaate karşı sohbet ederken, kalkıp kendileri ışığı kapatmışlar, sonra geri gelip yerlerine oturmuşlar ve; “Şu an ne görüyorsunuz” buyurmuşlar. Cemaat; “Efendim, karanlık, hiçbir şey görmüyoruz” deyince Abdülhakîm Efendi hazretleri “İşte âlimler de böyle ışık gibidir. Sadece göz görmeye yetmediği gibi âlimsiz de doğrular görülemez” buyurmuşlar.
Akılla din birbirine yapışıktır. Dini olmayan kimseye akıllı denilemez. Kâfirler zeki olabilir fakat akıllı değildirler. Kâfirle iş yapılabilir ama kâfirden dost olmaz. Dost şu demektir; seninki senin benimki de senin demektir.