Büyükler buyurdular ki;
Allahü teâlâ bir emiri severse, ona iyi vezir verir; bu, hadis-i şerif. Dolayısıyla, ne kadar neşelensek, ne kadar sevinsek azdır. Çünkü Allahü teâlâ en seçilmiş, en güzel kullarını yardımcı olarak vermiştir. Tabii, mübarekleri yani Hocamızı cenab-ı Hakkın ne kadar sevdiğini anlatmaya gerek yok. Onların veziri, Türkiye’de değil bütün dünyada var. Yani kim onların vezirleri? Ebû Bekr-i Sıddîk “radıyallahü anh” bir hadis-i şerif naklediyorlar, Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” buyuruyorlar ki; “Peygamberler miras bırakmaz”. Peygamberler miras bırakmaz, onların vârisleri âlimlerdir. Âlimler de islamiyeti yayanlardır. Resûlullah efendimiz vefat edeceği zaman buyurmuş ki, “Size iki vasiyet bırakıyorum, biri Kur’ân-ı kerîm, ikincisi evlatlarım”. Dolayısıyla, mübarek Hocamız buyurdular ki; Kur’ân-ı kerîm demek, ilmihâl demektir, fıkh demektir”. Evet, işte bu hizmeti yapanlar, hepsi, dolayısıyla Peygamber efendimizin vârisleri olmaktadırlar, mübarek olsun.