Büyükler buyurdular ki;
Arkadaşların mutlaka birbiriyle görüşmesinde, konuşmasında çok fayda vardır, kitap okunmasında çok fayda vardır.
Himmet ehlinden istifade edebilmek için elleri açmak lazım, kapağı açmak lazımdır. Kap kapalıysa içine ne gelecek? Hiçbir şey gelmez. Evvela kap var mı ona bakmak lazım. Kap varsa kapak vardır. Büyüklerimizin kalbinden, Resûlullah efendimizin “aleyhissalatü vesselâm” kalbinden çıkan feyz herkese gitmez ki. Feyz kime gider:
1. Feyz, imanı olana gider, yani müslümana gider.
2. Feyz, müslümanların içinden de Ehl-i sünnet vel cemaat olanlara gider.
3. Feyz, haramlardan sakınanlara gider.
4. Feyz, Allahü teâlânın emirlerini yerine getirenlere gider.
5. Feyz, kul hakkından korkanlara, ondan sakınanlara gider. Üzerinde kul hakkı olanlara feyz gelmez. Kul hakkı çok mühimdir. Bundan peygamberler dahi çekinmiştir. Kul hakkını bilemeyiz ki? Hadi haramlar bellidir. Farzlar bellidir. Bir sert bakış karşıdakinin kalbini kırar. Kalp kırmak Kâbe’yi yıkmaktan büyük günahtır. Bunu nasıl telafi edeceksin. Sevaplar ve günahlar taksim edilirken alacaklılar oraya bir gelirlerse ne yapabilirsin? Eğer üzerinde kul hakkı varsa, buna rağmen Allahü teâlânın çok sevdiği, razı olduğu birisi varsa, kurtulmak için bir ihtimal daha vardır.