Hocamız Hüseyin Hilmi Işık Efendi’nin “rahmetullahi aleyh” talebelerine yaptıkları nasîhatlerinden:
11-
Allahü teâlânın sevdiği, seçilmiş, mübârek İslam âlimlerinin yazılarını okumakla şereflendiğiniz için çok sevindim. Cenâb-ı Hakkın bu büyük ni’metine hepimiz ne kadar şükr etsek azdır. Bu, öyle büyük ve eşsiz bir ni’metdir ki, dünyânın bütün derdleri, felâketleri, bu ni’metin yanında hiç kalır.
Cenâb-ı Hakka hamd ve senâlar olsun ki, küfr ve irtidâdın istilâ etdiği bir zemânda böyle muhabbet ve zevk, cenâb-ı Hakkın en büyük lütfu ve ihsânıdır. Hakîkati görmek, nur ile zulmet arasını ve kâr ile ziyânı tefrîk edebilmek ne büyük bir sermâye ve se’âdetdir. Evet, îmân her zemân kıymetlidir. Fekat böyle azaldığı bir zemânda kıymeti daha fazladır. Gece gündüz cenâb-ı Hakka şükr ederiz. Ve en birinci vazîfe olarak İslâm harflerini öğreniniz. İslâm yazısını okuduğunuz zemân, hakîkî müslimânların, temiz insanların yazmış oldukları binlerle kitâbı okuyabileceksiniz ve âdetâ yeni bir hayâta, tatlı, lezzetli bir sâhaya kavuşacaksınız. İnsan müslimân kitâblarını okuyunca hiç yalnızlık duymuyor. Kitâblar insana iyi, temiz ve müslimân bir arkadaş oluyor. Çok tatlı ve neş’eli bir hayât hâsıl oluyor. Hem de Kur’ân-ı kerîm okuyabileceksiniz. Kur’ân-ı kerîm okumak en büyük ibâdetdir. Hele Kur’ân-ı kerîmin lezzetinden kalbe az bir şey gelirse, dünyâ ve âhiret se’âdeti ele girdi demekdir. Kur’ân- ı kerîm okumağa devâm etmekden daha büyük kârlı ve tatlı bir şey bu dünyâda yokdur.
– devamı var –