-HAYATINDAN KESİTLER-
Hüseyin Hilmi Işık efendi’nin rahmetullahi teala aleyh, sohbetlerinden bazı bölümler:
-42-
Allahü teâlâ bir kulunu severse onu fakîh (ya’nî dinde âlim) yapar, daha da çok severse onu fıkhı yayıcı yapar. Din bilgilerini yayarken, kendinden birşey ilave etmemelidir, bid’attir. Bid’at ehli cehennem köpeklerindendir, bid’at ehline büyüklerin feyz ve ihsanları gelmez. Bid’atlerin başı ben demektir. Ben demek Allahü teâlâ’dan, büyüklerden gelen feyz ve bereketi keser.
-42-
Allahü teâlâ bir kulunu severse onu fakîh (ya’nî dinde âlim) yapar, daha da çok severse onu fıkhı yayıcı yapar. Din bilgilerini yayarken, kendinden birşey ilave etmemelidir, bid’attir. Bid’at ehli cehennem köpeklerindendir, bid’at ehline büyüklerin feyz ve ihsanları gelmez. Bid’atlerin başı ben demektir. Ben demek Allahü teâlâ’dan, büyüklerden gelen feyz ve bereketi keser.
***
Dünyâda en kıymetli şey, refik-ı muvâfıktır. Bir müslîmân arkadaşa sahip olmaktır. Elhamdülillah cenab-ı Hak bunu bize nasip etti. Ama biz görmedik diyeceksiniz!… Siz görmeseniz de, Onlar sizi görür. Evliyâ-yı kirâm görürler, işitirler, çok bahtiyârız kardeşim. Onlara olan sevgimiz artar da, alacağımız feyzler çok olur inşallah.
***
Diri olan Mürşid-i kâmilden istifade etmek, vefat etmiş olandan daha çoktur. Daha çok feyz alınır. Çünki, dirinin karşısında daha edebli durulur. Ölünün yanında edebe dikkat etmek zordur. Kabr içinde düşünülürse hiç istifade olmaz. Çünki kabrde, aşağıda görmek, hakir görmek sayılır. Kabre gidince oradaki zâtı arşda görecek, feyz arşdan gelecek.
-devamı var-