Bir gün yolda, gayrımüslimin biri Şakîk-i Belhî “rahmetullahi aleyh” hazretlerine dedi ki:
Bir kimse, kendisine rızık verdiği için Allahü teâlâya îmân ve ibâdet ederse, o kimsenin yaptığı yalancılık olur.
Bu sözü duyan Şakîk-i Belhî hazretleri, yanındakilere buyurdu ki; Bu sözü yazın.
Bunun üzerine gayrımüslim; Nasıl olur, senin gibi yüksek bir zât, benim gibi birinin sözünü nasıl kaydeder?
Şakîk-i Belhî hazretleri; Biz, kim olursa olsun, doğruyu söyliyen kimsenin sözünü alırız. Çünkü Peygamber efendimiz, (Hikmet, mü’minin kaybettiği malıdır. Nerede bulursa alsın) buyurmuştur.
Bu sözler karşısında, hayrete düşen gayrımüslim dedi ki; Bana İslâmiyeti anlatın! Müslüman olacağım. Bu derece tevâzuyu emreden ve hakkı kabûl eden din sahte olamaz.