Evliyanın büyüklerinden bir zat, Hacdan dönerken yolda eşkıyalar kervanı bastılar ve yolcuların mallarını aldılar. Vermek istemeyenleri de işkence ile öldürdüler. Bu mübarek zatı da, bir yetimin malını saklarken gördüler ve eziyet olarak bir elini kestiler. Kervan Bağdad’a döndükten sonra, bu hadiseye şahid olanlar gördüler ki, şeyhin kesilen eli sapasağlam yerinde duruyor. Hayretle;
“Senin elin kesilmemiş miydi?” diye sordular. Şeyh:
“Bazı insanlar, “Eğer o evliyadan olsaydı, eli kesilmezdi” diye su-i zanda bulunacaklardı. Bu sebeple Allahü teala elimi yerine getirdi. İnsanların başına gelen belaların hepsi, o kimselerin kötü oldukları manasına gelmez. Aksine öyle belalar vardır ki, evliyanın manevi derecesinin yükselmesine sebep olur. Fakat bedeninde bir noksanlık, sakatlık olursa, insanlar o zata hakaret ederler ve büyüklüğünden istifade edemezler. Bu sebeple evliya, insanlara sıhhatli olarak gösterilir. İnsanın derecesi ne kadar yüksek olursa, başına gelen bela ve musibetler de o kadar ağır olur. Onun için, peygamberler dünyada en çok belaya uğrayan insanlar olmuşlardır. Bu dünyada en çok bela ve sıkıntı gören ise Peygamber Efendimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” dir. “