- Ehl-i sünnet yolunda olanları, Allahın dinine hizmet edenleri sevmek hubb-u fillahtır. Kâfirleri, Allahü teâlânın sevmediklerini, yetmişiki fırkada olanları sevmemek buğd-u fillahdır. Bu, sevmek ve sevmemektir. Dövüşmek ve münakaşa etmek değildir. Hem dostla, hem düşmanla dahi, münakaşa etmeyelim.
- Bir yerin şerefi içindekilerden belli olur.
- Münafıklar, birbirinin arkasından gıybet yaparlar. Mü’minler ise, birbirinin arkasından dua ederler.
Hüseyin Hilmi Işık (rahmetullahi aleyh)
- Verdiğin mal senindir, vermediği mal insanın kendisinin olmaz. Allah için verilen, ebedi olarak kalır.
- Peygamber Efendimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” Eshab-ı kiram’dan bazı kişilerle otururken karşıdan genç birisi geçmiş. Peygamber Efendimiz’in yanındakilerden birisi “Ya Resulallah! Ben bu genci çok seviyorum” deyince Peygamber Efendimiz de “Git söyle” buyurmuşlar. O da kalkıp gitmiş ve ona sevdiğini söylemiş. O genç çok memnun olmuş. Ve o da sevdiğini söylemiş. Peygamber Efendimiz bunların halini görünce çok sevinmişler ve “Birini seven sevdiğini ona söylesin” hadis-i şerifi buradan kalmış.
Enver abiler (rahmetullahi aleyh)