Süleyman ibn-i Battal Batalyûsî “rahmetullahi aleyh” hazretleri Mâlikî fıkıh âlimidir, buyurdular ki;
Resûlullahın “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” vefâtında hayâtta bulunan binlerce Sahâbînin her biri müctehid idi. Dört mezhebden birini taklîd etmekte zorluk hâsıl olduğu zamân, Eshâb-ı kirâmdan birinin ictihâdına uygun olan ibâdetimiz sahîh olur. Tevbe sûresinin 102. âyet-i kerîmesinde meâlen, (Muhâcirînin ve Ensârın önce olanları ve bunlara tâbi olanlar, Allahü teâlâdan râzıdır. Allahü teâlâ da onlardan râzıdır. Onlara Cennetleri hâzırladım. Burada sonsuz kalacaklardır) buyurulmuştur.
Eshâb-ı kirâmdan (rıdvânullahi teâlâ aleyhim ecmaîn) herhangi birine tâbi olanın sonsuz saadete kavuşacağı bu âyet-i kerîmeden de anlaşılmaktadır.