Abdülhay Lüknevî “rahmetullahi aleyh” hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir, buyurdular ki;
Namazda müekked sünneti ve vacibi terk etmek, tahrimen mekruh, müekked olmayan sünneti terk, tenzihen mekruh olur. Mekruh olarak kılınan namaz sahih olursa da, sevabı çok az olur. Mekruhlardan bazıları şunlardır:
Namazda tadil-i erkanı terk etmek. Başı döndürüp bakmak. Secdede iki kolu yere döşemek. [Kadınlar döşer.]
Başı bir tarafa eğmek. Esnerken ağzı kapatmamak. Özürsüz gözleri yummak.
Öndeki safta boş yer varken, geri safta kılmak. Canlı resmi asılı odada namaz kılmak.
Büyüklerin yanına çıkamayacak elbise ile veya kötü kokulu çorap ile kılmak. Abdest sıkıştırırken kılmak.
Tekbir alırken ve teşehhüdde otururken parmakları açık veya kapalı tutmak.
Başı açık kılmak. [Mekke’de, ihramlı iken, namaz baş açık kılınır.]
Namazda ağırlığı, bir ayağa çok, diğerine az vermek.
Başı bir tarafa eğmek. Esnerken ağzı kapatmamak. Özürsüz gözleri yummak.
Öndeki safta boş yer varken, geri safta kılmak. Canlı resmi asılı odada namaz kılmak.
Büyüklerin yanına çıkamayacak elbise ile veya kötü kokulu çorap ile kılmak. Abdest sıkıştırırken kılmak.
Tekbir alırken ve teşehhüdde otururken parmakları açık veya kapalı tutmak.
Başı açık kılmak. [Mekke’de, ihramlı iken, namaz baş açık kılınır.]
Namazda ağırlığı, bir ayağa çok, diğerine az vermek.
– devamı var –