Bütün varlıkların yaratanı olan Allahü teâlâya hamd olsun! Peygamberlerin en üstününe “sallallahü aleyhi ve sellem” bizden salât ve selâm olsun! O yüce Peygamberin temiz Âline ve Eshâbının hepsine iyi düâlar olsun!
Yüksek bilginize sunarız ki, bu kıymetli yolun üstünlüğü ve bu yolun büyüklerinin yüksekliği, sünnete yapışdıkları ve bid’atlerden kaçındıkları içindir. Bunun içindir ki, bu yüksek yolun büyükleri, yüksek sesle zikr etmekden bile sakınmışlardır. Kalb ile sessiz zikr etmeği emr buyurmuşlardır. Şarkı, kasîde, ilâhî gibi şeyler okumağı, raks, dans etmek gibi oyunları ve Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” efendimiz ve dört halîfesi “rıdvânullahi aleyhim” zamânlarında olmıyan vecd ve tevâcüd, yanî kendinden geçmek, şüûrsuz hareket ve sözleri yasak etmişlerdir. O büyükler zamânlarında bulunmıyan halvet yanî yalnız başına kalmak ve erbaîn yanî kırk gün bir yere kapanıp çile çıkarmak yerine, insanlar arasında, kalbini Allah ile bulundurmak seâdetine kavuşmuşlardır. Sünnete yapışarak, çok kıymetli şeyler elde etmişlerdir. Bid’atden sakınarak, yüksek derecelere kavuşmuşlardır. Bunun için, başka yoldan ilerleyenlerin, en son ele geçirdikleri şeyler, bu büyüklere, dahâ başlangıcda verilmiş, bunların yolu, bütün yollardan üstün olmuşdur. O büyüklerin sözleri, kalb hastalıklarına ilâcdır. Onların, acıyarak bakışları manevî hastalıklara şifâdır. Talebelerini bir bakışla, dünyâ ve âhırete düşkün olmakdan kurtarırlar. Çok kıymetli, yüksek himmetleri, yardımları; sevenleri, kötülüklerden, manevî çukurlardan çıkararak, ilâhî nimetlere kavuşdurur.