GÎBET ETMEK
2
– dünden devam –
Hucurât sûresinde, onikinci âyetinde meâlen, (Birbirinizi gîbet etmeyiniz!) buyuruldu. Gîbet, adam çekişdirmek demekdir. Birisini gîbet etmek, ölmüş insanın etini yimek gibi olur buyuruldu. Hadîs-i şerîfde, (Kıyâmet günü, bir kimsenin sevâb defteri açılır. Yâ Rabbî! Dünyâda iken, şu ibâdetleri yapmışdım. Sahîfede bunlar yazılı değil, der. Onlar, defterinden silindi, gîbet etdiklerinin defterlerine yazıldı denir) ve (Kıyâmet günü bir kimsenin hasenât defteri açılır. Yapmamış olduğu ibâdetleri orada görür. Bunlar seni gîbet edenlerin sevâblarıdır, denir) buyuruldu. Ebû Hüreyre “radıyallahü anh” diyor ki, Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” ile oturuyorduk. İçimizden birisi kalkıp gitdi. Yâ Resûlallah! Râhatsız olup gitdi, denildi. (Arkadaşınızı gîbet etdiniz, etini yidiniz) buyurdu. Âişe “radıyallahü anhâ” diyor ki, Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” yanında, bir kadının uzun olduğunu söyledim, (Ağzında olanı çıkar!) buyurdu. Tükürdüm. Ağzımdan et parçası çıkdı. Allahü teâlâ sıfatları, özellikleri, cism şeklinde göstermeğe kâdirdir. Gîbet, din kardeşinin, bir zimmînin işitince üzüleceği bir kusûrunu arkasından söylemekdir.