İkinci Kısm
MUKADDEME
8
Âlimlerin çoğuna göre, herkesin ahlâkı değişebilir. Hiçbir kimsenin huyu, yaratılışdaki gibi kalmaz. Sonradan değişebilir. Ahlâk değişmeseydi, Peygamberlerin “aleyhimüsselâm” getirdikleri dinler fâidesiz, lüzûmsuz olurdu. Âlimlerin sözbirliği ile koymuş oldukları terbiye ve cezâ üsûlleri abes olurdu. Bütün ilm adamları, çocuklarına ilm ve edeb vermiş ve terbiyenin fâide sağladığı her zemân görülmüşdür. O hâlde, ahlâkın değişdiği güneş gibi meydândadır. Şu kadar var ki, ba’zı huylar pek yerleşmiş, rûhun hâssası gibi olmuşdur. Böyle huyları değişdirmek, yok etmek pek müşkil olur. Böyle ahlâk, en çok, câhil, kötü kimselerde bulunur. Bunu değişdirmek için, ağır riyâzet ve çok mücâhede lâzımdır. Nefsin zararlı, kötü isteklerini yapmamak için çalışmağa (Riyâzet) denir. Nefsin istemediği fâideli, güzel şeyleri yapmağa (Mücâhede) denir. Câhiller, ahmaklar, huy değişmez diyerek, nefs ile mücâhede ve riyâzet etmiyorlar. Kötü huylarını temizlemiyorlar. Böyle kabûl edip de, herkes kendi hevâsına [arzûsuna] bırakılırsa, kabâhatli olanlara cezâ verilmezse, insanlık kötülüğe gider. Bunun için, Allahü teâlâ, kullarına merhamet ederek, onları terbiye etmek, iyi ve kötü huyları öğretmek için Peygamberler “aleyhimüsselâm” gönderdi. Bu mu’allimlerin en yükseği olarak, habîbi olan Muhammed “aleyhisselâm”ı seçdi. Onun dîni ile, önce göndermiş olduğu bütün dinleri değişdirdi. Onun dîni, bütün dinlerin sonuncusu oldu. Böylece, iyiliklerin hepsi, terbiye üsûllerinin cümlesi, Onun parlak dîninde yer aldı. Aklı olanların, iyiyi kötüden tefrîk edebilenlerin, bu dinden elde edilmiş olan ahlâk kitâblarını okuyarak, öğrenerek ve işlerini buna göre tanzîm ederek, dünyâda ve âhıretde râhata ve huzûra, se’âdete, kurtuluşa kavuşması ve böylece âile ve cem’ıyyet hayâtının düzenine yardım etmiş olması lâzımdır. İnsanın birinci vazîfesi de budur. (İslâm ahlâkı) ismini verdiğimiz bu kitâbı, Allahü teâlânın lütfü ile, buna yardımcı bilgileri topladığı için, herkesin ehemmiyyet ile okuması, öğrenmesi lâzımdır.
Aklı olan islâmiyyete bağlanır!
İslâmiyyetin aslı, Hadîsle Kur’ândır!
– devamı var –