İmam-ı Rabbani hazretleri “kuddise sirruh” buyuruyorlar ki; “Cenab-ı Hakkın Cemal sıfatı ile belli bir dereceye kadar geldim. Fakat ne zaman Guvalyar kalesinde hapse girdim: O kadar eziyette, sıkıntıda elde ettiklerimi başka şekilde elde edemedim. Orada cenab-ı Hak celal sıfatı ile tecelli etti.” Dolayısı ile Büyükler buyuruyor ki; “Hastalık, derd, bela, kemend-i mahbub-i ilahidir. Allahü teala sevdiklerinin boynuna böyle bir kemend-i ilahi atar, bu kement insanın boynuna geçtiği zaman, bir yere gidecek olsa boğulacak gibi olur, geriye gelir. Azamaz, kudurumaz.
İslâm âlimleri buyuruyor ki; Bir kişi Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını okursa güzeldir. Kitabı birisi okuyup birisi dinlerse, buna sohbet denir ki, her türlü feyz ve bereket oradadır.