İnsan kimi severse hep ondan bahseder… Allahü tealanın veli kullarından mübarek bir zât hep hocasından bahsedince, birisi; efendim siz hocanızı bu kadar çok seviyorsunuz, siz ondan ne öğrendiniz deyince, O mübarek zât buyurmuş ki; birtek şey öğrendim, o da bana yetti buyurmuş: “Kim sevilir, kim sevilmez”.
Birisi birgün gülistandan geçerken bakmış ki, güllerin arasında dikenler, ayrık otları, yabancı otlar var. Düşünmüş ki, bu güllerin arasında bu otların dikenlerin ne işi var, bunlar olmasaydı daha iyi olurdu, derken.. otlardan birisi seslenmiş, efendi efendi, biz halimizden memnunuz, sen bize karışma, bizim ne otu olduğumuz önemli değil, nerede ve nelerin arasında olduğumuz önemli, bizim kıymetimiz bu güllerin yanında olmakladır, hiç kimseye sen kimsin demezler sen kiminle idin derler diyor. Ahiretde bile nerede ve kimlerle beraber olmak istiyorsak, bunu dünyada karar verip tercihimizi yapmalıyız. Çünki burada kimlerle berabersek, kimleri seviyorsak ahiretde de onlarla beraber olacağımız kesindir. Bu bir tercih meselesidir…
Birisi çeşmede yüzünü yıkarken, su ile birlikte biraz çamur gelmiş, bakmış ki bu çamur çok güzel kokuyor. Çamura sormuş sendeki bu koku nedir diye.. çamur demiş ki; ben bir gül ağacının yanında kaldım, gülün yaprakları benim üzerime düştükce, o yapraklarla bir müddet hemhal oldum, onların kokusu bana da bulaştı diyor. Demek ki nerede ve kimlerle beraber isek muhakkak onlardan etkileniriz, onlardan bize bir koku geçer, o halde kim olduğumuz değil kiminle olduğumuz önemlidir.