Hoşgeldin Huzur Ayı
RAMAZAN-I ŞERİFDEN SONRA İKİ GÜN KAZA ORUCU TUTMAK LAZIM MIDIR?
Ramezânın ve bayramın, semâda hilâli görmekle değil de, takvîme göre başlatıldığı yerlerde, oruca ve bayrama hakîkî zemânlarından bir gün önce veyâ bir gün sonra başlanılmış olabilir. Oruc tutulan birinci ve sonuncu günleri hakîkî Ramazâna rastlamış olsalar bile, Ramazân olup olmadıkları şübheli olur. İbni Âbidîn “rahmetullahi aleyh”, Ramazân bahsinde diyor ki, (Ramazân olup olmadığı şübheli olan günlerde, Ramazân orucu tutmak, tahrîmen mekrûhdur. Müslümân memleketinde olup da, ibâdetleri bilmemek özr olmaz). Bunun için, Ramazânın takvîmlere veyâ mezhebsiz memleketlere uyarak başlatıldığı yerlerde, bayramdan sonra, iki gün kazâ orucu tutmak lâzımdır. (Ramazândan sonra, iki gün kazâ orucu tutmak da nerden çıkdı? Hiçbir kitâbda böyle bir şey yokdur diyorlar). Kitâblarda yazılı değildir sözü yanlışdır. Çünki, her asrda, her yerde, Ramazân ayı, hilâli görmekle başlardı. İki gün kazâ orucuna lüzûm yokdu. Şimdi, Ramazân ayı, hilâlin doğma zemânını hesâb etmekle başlatılıyor. Ramazânın başlaması, ahkâm-ı islâmiyyeye uygun olmuyor. Bu hatâyı düzeltmek için, bayramdan sonra iki gün kazâ orucu lâzım olduğu, Tahtâvînin (Merâkıl-felâh)
Huzur Damlaları…
(Tefsîr-i Mugnî) sâhibi “rahmetullahi teâlâ aleyh” diyor ki: (Kur’ân-ı kerîmde üç şey, üç şeyle berâber bildirildi. Bunlardan biri yapılmazsa, ikincisi kabûl olmaz. Peygambere “sallallahü aleyhi ve sellem” itâ’at edilmedikce, Allahü teâlâya itâ’at edilmiş olmaz. Anaya, babaya şükr edilmedikce, Allahü teâlâya şükr edilmiş olmaz. Malın zekâtı verilmedikce, namâzlar kabûl olmaz).
İmsak: 04.04 İftar: 20.08