Ehl-i sünnet âlimleri “rahmetullahi teala aleyhim ecmain” buyurdular ki; Her insanın hayâtı üç zemâna ayrılır. Dünyâ, kabr ve âhıret hayâtı. Âhıret hayâtı, Cennet ve Cehennem olarak ikidir. Allahın sevdikleri, Cennet’de ni’metler içinde…
İbadet
KAZÂ NEMÂZLARI 16 – dünden devam – Hanefîde, özr ile kılınamamış olan fâitelerin kazâlarını sünnet kılacak kadar gecikdirmek câizdir denilmesi, bunların kazâlarını gecikdirmemenin dahâ iyi olacağını göstermekdedir.Çünki câiz, islâmiyyetde yasak…
KAZÂ NEMÂZLARI 15 – dünden devam – Metrük nemâzları kazâ ederken başkalarına belli etmemelidir. Çünki, nemâzı vaktinde kılmamak günâhdır. Günâhını izhâr etmek de ayrıca günâh olur. Gece gizli yapılan günâhı,…
KAZÂ NEMÂZLARI 14 – dünden devam – Dâr-ül-harbde müslimân olan, farz olduklarını bilmediği için terk etdiği nemâzları, orucları ve zekâtları kazâ etmez. Fekat, Dârül-islâmda olanların, farzları, harâmları bilmemesi özr olmaz.…
KAZÂ NEMÂZLARI 13 – dünden devam – Fâite nemâzları fevren, ya’nî acele kazâ etmek lâzımdır. Ancak, çoluk çocuğunun nafakasını kazanacak kadar ve beş vakt nemâzın sünnetlerini ve duhâ, tesbîh ve…
KAZÂ NEMÂZLARI 12 – dünden devam – Farzları kazâ etmek farzdır. Vâcibleri kazâ etmek vâcibdir. Sünneti kazâ ederse, sünnet sevâbı kazanır. Beş vaktin farzı ile vitrin edâları ve kazâlarında sırayı…
KAZÂ NEMÂZLARI 11 Nemâzı vaktinden sonraya bırakmak için özr beşdir: Düşman karşısında oturarak ve kıbleden başka tarafa dönerek ve hayvân üstünde giderek de kılmağa imkân olmazsa, müsâfir, yolda hırsız, eşkıyâ,…
– dünden devam – Hadîs-i şerîfde, (Allahü teâlâ, günâh işleyip sonra pişmân olan kulunu, istigfâr etmeden önce afv eder) ve (Günâhınız çok olup göklere kadar ulaşsa, tevbe edince, Allahü teâlâ, tevbenizi kabûl eder) buyuruldu.…
– dünden devam – Her zemân ve her yerde ve nemâzlardan sonra ve yatarken, ma’nâlarını düşünerek, çok (Estagfirullah min külli mâ kerihallah) veyâ kısaca (Estagfirullah) demelidir. Allahü teâlâ, şifâ ve halâs ve dileklerini ihsân…
Hadîs-i şerîfde, (Tevbe eden, günâh işlememiş gibi olur) ve (Günâhına pişmân olmayıp, dili ile istigfâr eden, günâhında devâm edicidir. Rabbi ile alay etmekdedir) buyuruldu. İstigfâr etmek, (estagfirullah) demekdir. Bunun ma’nâsı,…