Büyükler buyurdular ki; Seyyid Abdülhakîm-i Arvâsî “kuddise sirruh” hazretlerinin mürşid-i kâmil olduğu güneş gibi meydandadır. Onu hâtırlıyarak, mubârek kalbinden feyz almak, Allahü teâlânın müslimânlara büyük ni’meti ve ihsânıdır. Bizim gibi…
Mürşid-i Kamil
Büyükler buyurdular ki; Eğer kalbinizde dünya sevgisi azalıyorsa, dünya sevgisi çıkıyorsa; Allah sevgisi, ahiret sevgisi, din kardeşi sevgisi artıyorsa, geliyorsa, sevdiği evliyadan feyz geliyordur, istifade ediyordur. Mürşid-i kâmilden feyz alabilmek…
Büyükler buyurdular ki; Peygamber Efendimiz ‘aleyhissalatü vesselam’ buyuruyorlar ki; Ey Rabbim! Bana hakkı hak bildir. Bâtılı da bâtıl bildir. Dünyada en zor şey budur. Bâtıla hak diyen birine bir şey izah edilemez.…
Büyükler buyurdular ki; Mübarek Hocamızın “Allah rahmet eylesin” üç unsuru var; okumak, okutmak ve arkadaşlar arasındaki muhabbeti sağlamak. Çok kitap okuyan, kitaplar doğru olsa dahi yoldan çıkar. Bir mürşid-i kâmile tâbi…
Büyükler buyurdular ki; Bu büyükleri tanıyan, seven, en büyük nimete kavuşmuş olur. Bu nimetin şükrü ve gereği olarak üzerimize düşen vazife çok kolaydır, o da; bu büyüklerin kitaplarını okuyup amel…
Büyükler buyurdular ki; Şâh-ı Nakşibend hazretlerinin “kuddise sirruh” bir talebesi vardı. Hocasını çok seviyor, çok saygı gösteriyor, kendisini mahşer günü hatırlaması için çok büyük gayret sarf ediyordu. Bunun üzerine bir…
Sebepler gayeye göre değerlendirilir. Hastalığın çok olması, günahların çok olmasına değil, afvın çok olmasına delalettir. Hastalık, derd-ü bela, bir adamın çok günahkâr olduğuna işaret etmez. Herkes günahkârdır. Hepimizde günah var.…
191 Allahü teala sevmediği kullarına dünyada ne isterlerse verir ki Allah demesinler. Onlar da hiçbir derdi, üzüntüsü olmadığı için Allah demek ihtiyacı duymazlar. Sevdiği kullarına da; dert, üzüntü, sıkıntı, hastalık…
Büyükler buyurdular ki; Hiçbir mü’minin bir müşid-i kâmile kavuşmadığı müddetçe imanını kurtarması zordur. Bu öyle bir farz ki; bir mürşid-i kâmil diyelim ki Hindistan’da olsa, mü’minin malını, mülkünü, her şeyini…
Mürşid-i kâmile kavuşmamış olanın, hakkı bâtıldan ayırması mümkün değildir. Evliyânın vücudu çürümez. Haram yemeyenlerin de vücûdu çürümez. Büyüklerimizin rûhuna hergün bir Fatiha hediye etsek vazifemizi ifa etmiş oluruz. Mübarekler “rahmetullahi…